Ücretsiz Kamp Yerleri

Sardala koyu Kocaeli Kandıra’ya bağlı karadeniz kıyılarında bulunan bir kaç cennet noktadan birisi. Öncelikle belirtmeliyiz koyda yeme içme ihtiyacınızı karşılayacağınız bir tesis bulunmamakta bu nedenle alışverişinizi yaparak bölgeye gitmelisiniz. Sardala çok eski bir tarihe dayanıyor ancak en çok da yakın zamanda orada yaşayan ipsiz recebin limanı diye anılıyor. Bu arada ipsiz recep bir deniz korsanı ve bu bölgede bolca tanınan bir karakter. Biz ipsiz recep adasına cennet havuzu diyoruz. Bu arada araba sardala koyunun en üst sırtında bulunan kayalara kadar geliyor. Ondan sonra cennet havuzuna patika yoldan yürüyerek iniliyor. Bu bölgede en güvenli çadır alanı sardala koyunun üst sırtları. Son zamanlarda bölgeye çok fazla ziyaretçi geldiği ve çevreyi kirlettiğine dair haberler alıyoruz Lütfen bölgeyi terk ederken çöplerinizi yanınıza alınız zira bu bölgeyi temizleyen başka kimse yok.

Dipsiz göl yalova çınarcık ilçesinin teşvikiye beldesine 10 Km uzaklıktadır. Yolu tamamen asfalttık yani her türlü araçla ulaşım sağlanabilmektedir. Erikli yaylası sınırları içerisindedir Gölden biraz yukarı çıkılırsa Erikli yaylasına varılır, kişisel tavsiyemiz erikli yaylasının da görülmesi yönündedir. Yalova istikametinden gelecek kullanıcılar, Çınarcık, Teşvikiye güzergâhını takip ederek, Armutlu, Gemlik; Bursa istikametinden gelecek olan kullanıcılar yolu asfaltlanmış olan Hayriye, Selimiye köyleri ve Delmece yaylası istikametinden kent ormanına ulaşabilirler. Kent ormanından 2,5 Km mesafede 530 metre rakımda bulunan büyük dipsiz göl ( Krater Gölü) ve bu gölden 1,5 Km mesafede 570 metre rakımda olan küçük dipsiz göl çevrelerinde bulunan zengin orman florası ve yaban hayatı yönünden yedi göller bölgesindeki güzellikleri aratmayacak niteliktedir. Yalova üzerinden önce Çınarcık’a ulaşılır.Teşvikiye yolu takip edilerek önce Erikli Yaylasının ardından Erikli şelalesini geçince Dipsiz Göle ulaşılır. En iyisi siz aşağıdaki yol tarifi al butonuna tıklayın, navigasyon sizi dipsiz göle götürsün.

Şimdi size anlatacağım sahil aslında tam da herkesin bildiği karasu sahil değil, bu karasu nun biraz daha batısında kalıyor. Yani babalı tarafına daha yakın. Karasu tarafındaki sahiller özellikle liman yapımından sonra hoşumuza gitmiyordu. Küçük bir gezi düzenledik önce limana uğradık, sonrası Eskişehir den doğan ve Karadeniz kıyısına boşalan Sakarya Nehri’nin denizle buluşmasını karasu yeni mahallede izledik, yine aynı güzergahta olan Türkiye’de sadece 3 tane olan Dünyada ise tek parçadan oluşan tek Longoz (subasar) ormanı olan Acarlar longozunu ziyaret ettik. Hava kararırken longozdan ayrıldık, yaklaşık 20 km batıya doğru gittiğimizde bu sakin sessiz sahilde kampımızı yaptık. Burası öyle iç içe şemsiye açtığınız herkesin birbirini dikizlediği kalabalık plajlar gibi değil. Sezon sonu olduğundan mıdır diye düşündük (biz 20 EYLÜL 2017 de sahildeydik) ama alakası yok sahil gayet sakin. Burası çok uzun bir sahil hatta instagram paylaşımımızda bir arkadaş Karadenizin patarası diye yorum yapmış haksız da sayılmaz. Yanımızda 3 olta getirdik elde deniz ile uyumlu uzun boyunlu kancalarımız da vardı hemen ayak üstü bir kaç olta takımı hazırlayıp oltaları denize attık. 2 adet dil balığı 2 adet kefal ve 30 tane barbun yakaladık. Barbun (tekirler) inanılmaz lezzetliydi. Yem olarak kumu 10 cm kadar kazdığınızda çıkan patlar kurdu (kum solucan) larını kullanabilirsiniz. Bu sene […]

İsmini görünce insan zayıf bir kaynaktan çıktığı için sanırım böyle bir isim verilmiş diye düşünmüyor değil. Zayıf akan bir şelaleyi kim görmek ister ki diye de düşündürüyor ama olayın aslı öyle değil. Eskiden uyuz olan hayvanlar bu sudan içtiğinde iyileşirmiş haliyle çobanlar tarafından bu isim verilmiş şelaleye. Aslına bakarsanız çok güçlü de akıyor sayılmaz ancak akışın direk olmaması etrafındaki kayalara çarparak aşağı doğru 50 metreden süzülmesi ayrı bir görsellik katıyor şelaleye. Fatih bey tarafından çekilen fotoğraf çok doğru zamanda çekildiğinden bu fotoğrafı paylaşmak istedik. Bu arada şelaleye giderken bir kaç lokasyonda aşağıdaki gibi tabelalar mevcut. Uyarı çok doğru şalale neredeyse bazı aylar hiç akmıyor. Dedik ya zayıf bir kaynaktan akıyor mart ve ağustos arasında gidilmesi önerilir. Su 36 derece çıkıyor kaynağından yani ılıca tadında bir su bu. Şelalenin olduğu alanda geniş düz bir yer bulunuyor burada çadır kamp yapılabilir. Ankara’ya bağlı olmasına rağmen yemyeşil bir bitki örtüsü hakim insanı şaşırtmıyor değil bu nedenle yakacak odun sorun olmuyor. Bölgede bir çardak ve hemen yanında bir de içme suyu bulunuyor. Eğer yağmurlu bir havada giderseniz ve çadırınız su alıyorsa burayı kullanabilirsiniz.

Adına bakıldığında her ne kadar ürkütücü gelse de cehennem şelalelerinin başına gidilip suyun akışı izlendiğinde inanılmaz dinginlik ve huzur veriyor insana. Asıl adı kerevizdere  olan dere kanyonlar arasından akan sulardan dolayı almış cehennem adını. Kerevizdere kıyıköyün kuzeyinden karadenize dökülen kendi halinde bir dere. Şelale 7 metre yükseklikten akmakta ilk şelaleden 500 metre yukarıda ikinci şelaleyi görmek mümkün. Köyün 20 km yakınında bir köy bulunuyor bakkallarından erzağınızı alabilirsiniz. Ama tavsiyemiz yanınızda yiyecek ve içeceğinizi götürmeniz zira köy bakkalında her istediğinizi bulamayabilirsiniz. Bu arada köy halkı oldukça cana yakın. Çadıra elverişli bir ortamı var şelalenin, kafanıza göre beğendiğiniz  bir yerde çadır kamp yapabilirsiniz. O şelalenin huzur veren sesine karşı uyumak muhteşem bir duygu. Ayrıca şelalenin aktığı yerde oluşan doğal havuz yüzmek için oldukça elverişli. İstanbul’a 2.5 saatlikteki bu mekan hafta sonları gidip kafa dinlemek için birebir. Yollar biraz karışık bazen kaybolabiliyor insan aşağıdaki yol tarifi alın butonu ile navigasyon sizlere en doğru seçimi yapacaktır.

Panayır İskelesi : Vizeye 47 Km. (Kırklareli) Mesafede Kışlacık Köyü Sınırları Dahilinde Yer Alan Panayır İskelesi Plajları 200 Metre Uzunluğunda Ve 20 Metre Genişliğinde Yer Kaplamaktadır. Berrak bir denize ve ince kumlu bir sahile sahiptir. Yer yer kayalık bir yapısı vardır. Malum karadeniz iklimi haliyle plajın her yanında orman kaplı bu nedenle gölge sorunu olmaksızın kamp atabileceğiniz bir mekan. Etraf orman olduğundan ateş sorunu bulunmuyor, mekanda küçük bir dere var ama içme suyu yok bu nedenle orman içinden mekana giden yollarda su bulduğunuzda tavsiyemiz yanınıza almanızdır.

Bolunun Göynük ilçesine 11 km uzaklıkta tamamen doğal bir göldür çubuk gölü. Zamanında kayabaşı tepesinden inen bir heyelanın gölü besleyen derenin önünü tıkaması sonucu oluşmuştur. Etrafında çadır kamp yapılabilir çevresinde içme suyu da bulunuyor. Yazın dahi gitseniz geceleri çok soğuk olabiliyor bu yüzden dikkat edilmesi gerekiyor. Çevrede ağaç toplayabileceğiniz bir ortam ne yazık ki yok bu nedenle yanınızda yakacak odun götürürseniz hiç zorluk çekmezsiniz. Soğuk soğuk diyip sizleri korkutmak istemiyoruz zira biz 4 aylık Aliçiko ile gidip kamp yapmıştık eylül ayında 🙂   Gölde aynalı ve kara sazan, beyaz balık denilen gümüş balığı çıkmaktadır. Ancak söylemek istiyorum dönem dönem bu gölde av yasağı olabiliyor o nedenle gideceğiniz zaman yasak var mı yok mu öğrenmenizde fayda var. Göle karşı yaktık lambamızı ve gece boyunca sakinliğin ve sessizliğin tadını çıkardık. Göl çevresinde bir köy mevcut ama herhangi bir rahatsızlık gelmiyor yerleşim yerinden bu nedenle ailenizle gidip kamp yapabilirsiniz. Göl çevresinde zamanında bir film seti için yapılmış yel değirmenleri mevcut. Değirmen olarak faaliyet göstermiyorlar. Yakın bir zamana kadar değirmenlerden birisini restoran olarak işletiyorlardı ama sanırım artık işletilmiyor. Değirmenler görsel olarak gölün doğallığını bozmamış hatta buraya ayrı bir hava katmışlar. Değirmenler çekeceğiniz karelerde sizlere güzel bir arkaplan olacaktır. Gölden çubuk yaylasına doğru oldukça güzel […]

Topuk yaylası Düzce ilinin Kaynaşlı ilçesine bağlıdır. Düzce’ye 35 km uzaklıkta olup 1300 Mt rakıma sahiptir. Topuk yaylası içinde barındırdığı gölle bir bütün halindedir. Gölde sportif balıkçılığa izin verilmektedir. Aynalı ve kara sazan, kadıncık ve Hollanda sarısı balık türleri yaşamaktadır. Göl etrafında piknik yapmak için hazırlanan masalar bulunmaktadır. Son bahar aylarında sararan yaprakların verdiği renk cümbüşü ile ortam çok daha güzel hale gelmektedir. Topuk yaylasında Fenerbahçe spor kulübüne ait 2011 yılında faaliyete geçen tamamen doğal malzemelerden yapılan bir tesis bulunmaktadır. Yyaladan Abant Gölü, Odayeri Yaylası, Sinekli Yaylası ve Samandere Şelalesine ulaşmakta mümkün. Fotoğraflar motosiklet gezimizden alınmıştır. Motosiklet ile yayla yollarından diğer yaylalara geçiş yolları inanılmaz keyiflidir. Topuk yaylası ve çevresi doğal yönden oldukça zengin bitki örtüsüne sahiptir. Özellikle tavsiyemiz sonbahar aylarında özellikle Ekim ayında bölgeyi ziyaret etmenizden yanadır. Topuk yaylası ve çevresinde çadır kamp yaparak konaklanabilir. Ancak bölgede çokça yaban hayvanı yaşadığından dikkat edilmesi gerekmektedir. Motosiklet ile yaptığımız gezimizden derlediğimiz video aşağıdadır. İyi seyirler.

Eskişehir Gürleyik gezimizde Gürleyik’ten ayrılırken “Hazır bayram tatilindeyiz ve daha 2 koca gün var.” diye sevgiyle birbirimizi gaza getiriyoruz. Off şimdi geldiğimiz yoldan geri mi gideceğiz, hadi eve gittik evde ne yapacağız diye söyleye söylene çıktık yola. Baktık ne benim ne Sevgi’nin ne de Ali’nin eve gitmeye niyeti yok rotamızı çevirdik Beypazarı, Kıbrıscık üzerinden Bolu Aladağlara. Aladağlara kıbrıscık üzerinden giderken 1800 metre yüksekliğe kadar çıkıyorsunuz. Bu yolu özellikle motosiklet ile seyahat etmeyi sevenlere öneriyorum. Bol virajlı ve manzaralı bu yolda sürmek gerçekten harika. Kıbrıscık’tan sonra biraz alçalıyorsunuz zaten o yol sizi dümdüz aladağlara getiriyor. Aladağlar’da bir çok nokta var kamp yapmak için çünkü ciddi bir alan aladağlar diye geçiyor. Bayram tatili olduğu için her yer insan seli, bilindik mekanlar tıklım tıklım bu nedenle daha sakin bir yer arıyoruz kendimize ve sonunda buluyoruz. Aladağlardan Kartalkayaya doğru giden asfaltı takip ediyoruz bu yol boyunca yolun kenarında bir çok alan var kamp atmak için. İçme suyuna da yakın olan mekanı seçip konaklıyoruz. Önde iki motorcu arkadaş arkada biz tıngır mıngır geliyoruz. Aladağ deresi hemen yanımızdan akıyor, derede çay balıkları bulunuyor. Soğuk berrak bir dere bu. Bölge de ateş yakmak serbest, hemen arkanızdaki ormanda sürekli orman şefliği bakım için ağaçları buduyor haliyle yakacak odun […]

Bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine Eskişehir Mihallıçık Gürleyik köyüne gidip şu meşhur şelaleyi ve doğal havuzları görmeye karar verdik. Atladık defender’a bastık marşa. Gürleyik şelalesi Sakarya’ya yaklaşık 185 Km uzaklıkta. Biz Eski Ankara yolu üzerinden bolu Mudurnu sonrasında Ankara Nallıhan üzerinden gittik Gürleyiğe. Doğrusu Anlatıldığı kadar güzel bir yer. Su ne soğuk ne sıcak, suyun rengi zemindeki kumun kalitesi mekan kesinlikle süper. Mekanda soyunma kabinleri ve tuvaletler mevcut. Şelaleye giriş yaptığınızda sağ taraf belediyeye sol tarafı ise özel mülk olduğundan bir aile tarafından işletiliyor. Sağ tarafta herhangi bir ücret almıyorlar sizden çadır kurup dilediğinizce kalabilirsiniz ancak sol tarafta bir kaç arkadaş hemen yanınıza geliyor ve piknik için mi yoksa kalacak mısınız diye soruyorlar. Kalacaksanız 20 TL ödüyorsunuz piknik için ise 10 TL istiyorlar sizden. Sağ tarafta ise her şey bedava. Çadır kuracaksanız yukarılara doğru çıkıp bir ağaç gölgesi bulmanızı tavsiye ederiz. Şelale çevresinde yerde ateş yaktırmıyorlar, mangal da yakabilyorsunuz. Semaver de bazen serbest bazen yasak, bunu biz de anlamadık. Herhangi olumsuz bir şeyde köylüler sizi jandarma ile tehdit edebiliyorlar 🙂 Gürleyik de ard arda 6-7 tane bu şekilde irili ufaklı doğal havuz bulunuyor. Bu havuzlarda dilediğinizce yüzebilirsiniz. Bazı yerler 2-3 metre derinliği bulan bu havuzlarda serinlemek çok eğlenceli. Bizler ekip olarak […]

1400 Metre yüksekliğindeki bu güzel yayla düzce ili sınırlarındadır. Büyük ve görsel olarak oldukça güzel bir ormanın ortasında kalan bu yerde küçük yayla evleri vardır. Kışın kar sularının erimesiyle oluşan evlerin hemen dibindeki gölü güzelliğine güzellik katmaktadır. Yaylada yazın belli dönemlerinde şenlikler yapılmaktadır ve ayrıca gençlik kamplarının da tercih edildiği bir mekandır. İçme suyu bulunmaktadır. Sakin bir dönemde daha ilerideki çeşmeyi geçtikten sonra evlerin kenarındaki düzlük alanda çadır kurabilirsiniz. Yaylada wc yok. O yüzden tuvalet olarak ormanı kullanacaksınız anlamına geliyor. Etfarta market, restoran v.b. gibi işletmeler bulunmamakta tavsiyemiz düzce merkez yada olmadı Gölyaka taraflarında mutlak erzak ihtiyaçlarını karşılamanız. Ayrıca rakım yüksekliğinden dolayı geceleri ciddi derecede soğuk oluyor.

Turnalık yaylası Hendek ve Akyazı taraflarında kalan içerisindeki gölün de güzelliğine güzellik kattığı Sakarya’nın nadide yaylalarından birisidir. Etrafındaki betonarme yapı her ne kadar doğa ile pek bütünleşmese de çok da rahatsız edici durmuyor. Buraya iki farklı rotadan ulaşılabilir. Birincisi Hendek üzerinden çiğdem yaylasına kadar asfalt olan yoldan ulaşmak diğeri ise eski ankara yolu mudurnu yolundan sülüklü göl kavşağından sola doğru saparak. Tavsiyemiz hendek üzerinden çiğdem yaylasına kadar asfalt yolu kullanmak,çiğdem den sonra nispeten toprak yoldan Turnalık yaylasına ulaşmanız yönündedir. Yayla da içme suyu bulunuyor, kamp yapmak serbest balık tutmak da serbest ancak kota var. Etrafta dolaşan bir bekçi tutulan balık sayısını kontrol ediyor. Ayrıca gece olta atmak yasak. Arka taraf orman olduğundan yakacak odun bulmak da sorun olmayacaktır. Etrafında bulunan yürüyüş yollarında hiking ve trekking yapılabilir. Tavsiyemiz yaylaya giderken üstünüze kalın bir şeyler almanız zira her mevsimde akşamları ciddi soğuk oluyor. Yaylada restaurant, otel, pansiyon v.s. yok tek alternatifiniz çadır veya karavan kamp. Tuvalet yok ancak yaylada ki cami nin tuvaleti çok zor durumlarda kullanılabilir. Ağaçlık bölge oldukça dik çadır için gölün arka tarafındaki düzlük alan tercih edilebilir.  Göl etrafı açık olduğundan rüzgara maruz kalınabilir. Bu arada market de yok bu nedenle son yerleşim bölgesinden erzağınızı almalısınız. Resimler Ömer Faruk […]

Yalova Çınarcık Teşvikiye beldesine 10 km uzaklıktadır. Kent ormanından 2,5 Km mesafede 530 metre rakımda bulunan büyük dipsiz göl ( Krater Gölü) ve bu gölden 1,5 Km mesafede 570 metre rakımda olan küçük dipsiz göl çevrelerinde bulunan zengin orman florası ve yaban hayatı yönünden yedi göller bölgesindeki güzellikleri aratmayacak niteliktedir. Bu yer ziyaret edildiğinde tavsiyemiz hemen üst tarafında bulunan Erikli Yaylasını da ziyaret edip hatta güzel bir kamp yapmanızdır.

Seben gölü 2006 yılında yapay olarak oluşturulmuştur. 20 milyon metreküp su tutarak Karadeniz bölgesinin en büyük gölü haline gelmiştir. Bölge de oldukça meşhur olan Abant gölünden tam 4 kat daha büyüktür. İsmini Seben dağından aldığı söylenmektedir. Ayrıca seben ilçesine bağlı 29 adet köy bulunmaktadır ve eğer zamanınız varsa bu köyleri de gezmenizi tavsiye ederiz. Göl Bolu merkeze 32 km uzaklıkta, ayrıca yine manzarası ile meşhur Gölcük e de 22 km uzaklıkta. Göl kenarındaki ada şeklinde oluşan camiyi görmenizi tavsiye ederim, cami faal ve ezan sesini duymanız mümkün. Göl çevresinde yürüyüşe çıkarsanız gölü besleyen şırıl şırıl dereleri görebilirsiniz. Ayrıca göl çevresinde kaya evler de mevcut. Göl çevresinde yazın bir çok balıkçı bulunmakta, genelde kamp atıp avlanmaktalar. Dönem dönem av yasağı gelebiliyor gidileceği zaman mutlaka araştırılmalı o nedenle av yasak yada yasal diyemiyoruz. Gölde kara sazan, aynalı sazan ve kızılkanat gibi sazan familyasından balıklar mevcut. Bu arada uyaralım Jandarma kaçak avlananları affetmiyor lütfen yasal sınırlar içinde avcılık faaliyetlerinizi sürdürünüz. Ayrıca gölün bizce kışında görülmesi gereken bir güzelliği var. Bu bölgede henüz uçmadık, en kısa zamanda ziyaret edip bir uçuş gerçekleştireceğiz.

Ketenceler göleti kocaeli sınırları içerisinde küçük ve şirin bir gölet. Bizler genelde balık tutmaya, piknik yapmaya yada güzel ve uzun ağaçları arasında çadır kurmaya bir dönem bolca giderdik. Çadır için elverişli bir alan. Öyle çok fazla karışan eden olmaz. Bölgesinde balık tutmaya gelen balıkçılar biraz fazladır. Gölde kara sazan, kızılkanat, turna, aynalı sazan, meç (israil sazanı) gibi balıkları tutmak mümkün. Öyle kocaman bir göl değil, küçük ama şirin bir gölet. Etrafında alabildiğine uzun ağaçlar bulunuyor bunların gölgesinde çadır kurmak çok keyifli. Eğer böğürtlen seviyorsanız göl çevresindeki yürüyüş yollarında bolca bulabilirsiniz. Yanınıza bir olta mutlaka alın, bizim gittiğimiz gün güzel kızılkanat veriyordu. Şanslıysanız büyük sazanlar da tutabilirsiniz. Kocaeli ve Adapazarı arasında olan bu küçük ama şirin göletin üzerinde en kısa zamanda bir uçuş gerçekleştireceğiz. Hafta sonu gerek piknik yapmak gerekse balık tutmak için tavsiye ettiğimiz bir yer.

Soğucak yaylası Sakarya merkeze 45 km uzaklıkta bulunuyor, hani böyle insanın temiz hava almak istediğinde gidip gelebileceği yakınlıkta sayılır. Yayla geniş bir alana sahip yolu üzerinde bolca kestane ağaçları bulunuyor. Kışa girmeden çokça kestane toplamışlığımız vardır. Yayla yakın bölgesindeki İnönü ve Ercuva yaylası kadar popüler değil, popüler olmaması aslında bir nebze iyi kamp yapmak isteyen arkadaşlar için çünkü saydığım o iki yaylada gece silah sesinden ne yazık ki uyunamıyor. Soğucak bu ikisine keza daha sakin bir durumda. Yayla da bir kaç tane ahşap yayla evi mevcut, bunlardan birinde bir adam yaşıyor ki gittiğinizde tanışmanızı isterim. Pala dayı derler remzi amcaya. Çok renkli bir kişiliğe sahip, ama söyleyeyim biraz aksi eğer sizi tutmazsa yandınız. Pala remzi tam bir laz uşağı, renkli eğlenceli şen şakrak bir dedemiz 🙂 Çaldığı enstrümanlar gibi muhabbetini de dinlemek oldukça keyifli. Yayla çevresinde bisiklet ve motosiklet ile gezilecek küçük toprak yollar mevcut, buralarda iki tekerle güzel aktiviteler yapılabilir. Yaylaya çıkarken hemen solda kalan yangın gözetleme kulesinden Sapanca Gölü ve Sakarya manzarasına doyum olmuyor, hele bir de yaz sıcağında gittiyseniz püfür püfür esiyor ki sormayın. Yayla’da gönül rahatlığıyla çadır kamp yapılabilir, yolu ilk başlar biraz binek araç için zorlasa da rahatlıkla çıkılabilir. 4 çekeriniz varsa korkmayın kara da […]

Uzunkum tabiat parkı Kocaeli ilinin Cebeci ilçesine bağlı. Kocaelinden sonra kuzeye doğru 70 km kadar daha sürmekte. Bu bölgedeki en bakir en sakin plajlardan diyebiliriz. Uzunkum tabiat parkının bir tarafı ormanlık bir tarafı deniz kenarı, orman içlerinde ve deniz kenarında kamp kurulabilir. 3 kez farklı zamanlarda gittik çadır kamp yaparken herhangi bir problemle karşılaşmadık. Denizi ve kumu çok güzel, malum karadeniz kıyıları rüzgardan dolayı genelde dalgalı oluyor eğer zamanına denk gelirseniz resimdekiler gibi pırıl pırıl bir denizle karşılaşabilirsiniz. Buraya ulaşım son 3 km ye kadar asfalt, sonrasında orman içinde kuzeye yani denize doğru biraz bozuk sayılabilecek bir yoldan 1,5 km kadar sürüyorsunuz. Sonrası zaten alabildiğince geniş ve uzun bir sahil sizi karşılayacak, aracınız 4 çekerse girin kuma 3-4 km sürün, kimseciklerin gelemediği bu özgürlüğün tadını çıkartın. Bu arada araçla gidilebilecek son noktaya gelindiğinde hemen sağ tarafa doğru bir yokuş bulunuyor o yola doğru girerseniz biraz sürdükten sonra tepenin sonunda küçük bir koy göreceksiniz, eğer hafta içi giderseniz sessiz sakin bir koy sizi bekliyor. Dedik ya aracınız 4*4 ise günübirlik denize gelen topluluktan uzaklaşıyorsunuz. Bölgede tatlı su yok yanınızada bolca götürmeyi unutmayın, ayrıca tuvalet de yok haliyle duş ta yok 🙂 Bunlar dert edilecek şeyler değil bu kadar yokluğun içinde manzarası, […]

Sakarya Akyazı Sultanpınarı yaylası sessiz sakin yükseklerde kamp atmak isteyenler için